1 Ağustos 2014 Cuma

EUROMOS

Bafa gölü ile Milas yolunun ortasında yer alan  Euromos,  Milas’a 13 km uzaklıktadır. Antik çağlarda komşusu  Mylas ile birlikte yörenin  önemli şehirlerinden birisiydi. Kent  İÖ 5.yy’da Hyramos olarak biliniyordu.  Yunanlıların isimleri Helenleştirme politikası sonucunda yerleşimin ismini   güçlü anlamına gelen Euromos olarak değiştirdiler. Tarih içerisinde Helen ve Roma hakimiyetine giren  kent bu zamanlarda çok gelişti. Tarıma elverişli verimli toprakları ve  limanlara yakın olmasının sağladığı ticaret, şehirde yaşayanların refah düzeyinin yükselmesini sağladı.   
  
                                      ZEUS  TAPINAĞI
Kent kalıntıları zaman içerisinde çok yıpranmış olmasına karşın  günümüze ulaşan en önemli yapı, ünlü Roma İmparatoru Hadrianus döneminde ( 117-138) yapılmış olan Zeus Tapınağı’dır. 
Zeus eski Yunan mitolojisinde tanrıların kralı ve en güçlü tanırıdır. Zeus’tan tüm diğer tanrılar ve halk çok çekinirdi. Onun tek başına evreni yönetip, iyilikleri ödüllendirdiğine ve suçluları cezalandırdığına inanılırdı. Zeus aynı zamanda gökyüzünün de tanrısıdır. Fırtınaların, gök gürültülerinin  ve yıldırımlarında efendisidir. Elinde taşıdığı şimşek  onun  baş silahı ve aynı zamanda simgesidir.  Zeus’un gücünden korkan ve tarıma dayalı olan ekonomi ile geçinen bölge halkı, ona olan  bağlılıklarını göstermek için bu anıtı inşa ettiler. Onlara göre göklerin ve kainatın güçlü tanrısı  kızdığı taktirde yağmur, fırtına ve olumsuz hava koşullarıyla tarımı engelleyebileceği gibi, hiç yağmur yağmaması ve kuraklık ile de  verim alınmasını önleyebilirdi. Bu nedenle bölgede yaşayanlar, Zeus’a bağlılığını göstermek için bu anıt çevresinde  belirli zamanlarda   büyük törenler düzenleyip, çeşitli adaklar sunarak tanrıya olan bağlılıklarını gösterirdi. Tapınak ilk şekli ile Helenistik dönemde yapılmış olmasına karşın Hadrianus  zamanında tamamen yıkılarak daha büyük ve gösterişli olarak yeniden yapıldı.   Günümüze ulaşmış en iyi tapınaklardan birisi olarak kabul edilen bu yapının ön cephesi  altı ve yanları ise  dokuz  sütundan oluşmuş. Her birinin  farklı kişiler tarafından yaptırılarak buraya dikildiği anıt çevresinde bulunan kitabelerden   anlaşılıyor.  Her sütun üzerindeki yazıtlarda  bağışçıların adlarını görmek mümkün.  Tapınaktaki bazı sütunların üzerlerindeki işlemelerin eksik olması  tapınağın tam olarak tamamlanamadan yarım bırakıldığını veya geliri yeterli olmayanların ancak bu kadarını yaptırabildiğini düşündürüyor.





                      ŞEHİRDEN  GÜNÜMÜZE  ULAŞANLAR  
Zeus Tapınağı’nın kuzey kısmında beş sıralı bir oturma grubu görülen tiyatro ile agora kalıntıları izlenebilir. Şehri çevreleyen duvarların bir kısmını görmek mümkün. Tapınağı yola bağlayan bölümde ise birkaç tane mezara ulaşılmış. Şehirle ilgili bulgular ne yazık ki bu kadar. İlerde ciddi bir arkeolojik araştırma ile şehrin tamamen ortaya çıkartılmasının mümkün olduğunu düşünüyorum.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder